Hacerü'l-Esved, Kâbe’nin doğu köşesinde (Rükn-i Hacerü'l-Esved), yerden yaklaşık 1,5 metre yükseklikte yer alan, gümüş mahfaza içine alınmış kutsal taştır.
İslam’da “Allah’ın yeryüzündeki sağ eli” olarak kabul edilir. Tavafa başlarken ve her turda selamlanır, mümkünse öpülür.
Hacerü'l-Esved Özellikleri
- Renk: Eskiden beyazken günahlar yüzünden kararmış (rivayet). Bugün koyu kahverengi-kırmızımsı.
- Boyut: Görünen kısım yaklaşık 20 × 16 cm.
- Parça Sayısı: 8 büyük + birkaç küçük parça (Karmatîler saldırısında kırıldı).
- Mahfaza: Gümüş çerçeve içinde, sadece bir kısmı görünür.
- Yer: Kâbe’nin Şamî (doğu) köşesi.
Hacerü'l-Esved Dini Hükmü
Öpmek veya selamlamak sünnettir. Yapmamak günah değildir.
Hz. Ömer (r.a.):
“Biliyorum ki sen bir taşsın, ne zararın ne de faydan vardır. Eğer Resûlullah’ın (s.a.v.) seni öptüğünü) görmeseydim, seni öpmezdim.”
(Buhârî, Hac 50; Müslim, Hac 248)
Hadislerde Hacerü'l-Esved
- “Hacerü'l-Esved cennetten indirilmiş beyaz bir yakuttur. İnsanların günahları yüzünden karardı.”
(Tirmizî, Hac 49)
- “Kıyamet günü Hacerü'l-Esved, kendisine dokunanları tanıyacak şekilde dili ve dudakları olan bir şahit olarak diriltilecektir.”
(Tirmizî, Hac 50)
- “Hacerü'l-Esved Allah’ın yeryüzündeki sağ elidir. Onunla kullarıyla musafaha eder.”
(İbn Mâce, Menâsik 44)
Tavafta Yapılması Gereken
Tavafa başlarken ve her turda Hacerü'l-Esved’in hizasına gelindiğinde:
- İsti’lâm edilir (el sürülür, öpülür veya uzaktan selamlanır)
- Şu dua okunur:
“Bismillahi Allahu Ekber”
Tavaf mahalli tenha olur ve Hacer-i Esved’e yaklaşmak mümkünse öpülür; öpme imkânı bulunamaması hâlinde bu sünnet uzaktan eller kaldırılıp, “Bismillahi Allahu ekber” denilerek selamlamakla yerine getirilmiş olur. (İbn Âbidîn, Reddü’l-muhtâr, III, 504, 505) İzdiham olması hâlinde Hacer-i Esved’i öpmek için başkalarına eziyet etmek, kadın erkek karışık hâlde bulunmak caiz değildir. Hacer-i Esved’e dokunamamak hiçbir surette tavafta bir eksikliğe sebep olmaz.
“Kim Allah’ın rızasını umarak Hacerü'l-Esved’i istilâm ederse, Allah onun günahlarını bağışlar.”
— Hadis-i Şerif